6 Şubat İtibariyle Okul Öncesi Eğitimde ÜCRETSİZ YEMEK Uygulaması Başlıyor

Eğitimde fırsat eşitliğini arttırmak ve kapsayıcılığı güçlendirmek için çok ciddi sosyal politikalar uygulandığını da belirten Mahmut ÖZER, eğitime erişimde güçlük çeken kesimler için şartlı eğitim yardımı, ücretsiz ders kitabı, ücretsiz yemek gibi uygulamaların devam ettiğini, bunlara bu sene ücretsiz yardımcı kaynak desteğinin de eklendiğini ifade etti.

Millî Eğitim Bakanlığının daha öncesinde olmayan bir sistemi daha devreye alarak taşımalı eğitimdeki tüm öğrencilere ücretsiz yemek verildiğini anlatan Özer, bu sayının 1.8 milyon öğrenciye çıkarıldığını söyledi.

Mecliste yaptığı konuşmada söylediği gibi okul öncesi eğitimdeki tüm çocuklara ücretsiz yemek vereceklerini belirten Özer, şunları söyledi:

“Hazırlıklarını yapıyoruz. Allah’tan bir şey olmazsa 2023 yılının sonuna kadar demiştik kademeli ama 2023 yılının sonunu beklemeyeceğiz. İkinci dönem yani 6 Şubat’ta eğitim öğretim başladığı zaman Türkiye’de okul öncesi eğitimdeki tüm okullarımızda ücretsiz olarak yemek vereceğiz. Yine bu kapsamda taşımalı eğitimle öğrencilerin gittiği okulda taşımalı eğitimden yararlanmayan öğrencilerin de yemek yemesini sağlıyoruz. Bir ilave daha yapacağız. Pansiyonlu okullarda sadece pansiyonlu öğrenciler ücretsiz olarak öğle yemeği yiyordu. O okulda pansiyon varsa tüm öğrencilere ücretsiz olarak yemek vereceğiz. Dolayısıyla bu adımlarla 1.8 milyonu, 5 milyonun üzerine çıkaracağız. Bir ay içerisinde. Başka sürprizlerimiz olacak inşallah.”

Hükûmetin son yirmi yılda ihtiyaç sahiplerini en fazla gözeten eğitim politikalarını yürürlüğe koyduğunu söyleyen Özer, problemlerin çözümünün mimarı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ettiğini belirtti.

Özer, yazılı açıklamasında, 3 Aralık 2021’de “temel eğitimde fırsat eşitliği”, “mesleki eğitimin iyileştirilmesi” ve “öğretmenlerin mesleki gelişimi” temaları ile toplanan 20. Milli Eğitim Şurası’nda büyük çoğunluğu oy birliği ile 128 tavsiye kararı alındığını anımsattı.

Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarılması, okullara bütçe gönderilmesi, 5 yaşta okullaşma oranının artırılması, öğrencilere ders kitaplarının yanı sıra yardımcı kaynakların da ücretsiz verilmesi gibi birçok kararın hayata geçirildiğini bildiren Özer, şunları kaydetti:

“Tavsiye kararlarının uygulanabilirliğini de göz önüne alarak yaptığımız çalışmalarla, çocuklarımızın üstün yararını gözeterek somut adımlar atıyoruz. Şura’nın ardından geçen bir yılda alınan kararlardan 81’i uygulamaya geçirildi, 13 tavsiye kararına ilişkin de çeşitli adımlar attık. Bunlardan biri olan ‘okullarda ücretsiz öğle yemeği veya beslenme desteği sağlanması’ yönündeki tavsiye kararına ilişkin çalışmalarımızı hızlandırdık. 1980’li yıllardan beri uygulanan taşımalı eğitim ve pansiyonlarda kalan öğrencilere verilen ücretsiz yemek hizmetinin son 20 yılda kapsamı her geçen gün genişletildi. Biz de bu eğitim öğretim yılının başından bu yana Şura kararı çerçevesinde öğrencilere ücretsiz öğle yemeği verilmesine ilişkin çalışmalarımıza hız verdik. Hali hazırda eğitim öğretim yılının başında 1,5 milyon olan ücretsiz yemekten faydalanan öğrenci sayısını, önce 1,8 milyona çıkardık. Şimdi de bu sayıyı eğitim öğretim yılının ikinci yarısından itibaren 5 milyona çıkarmak için çalışacağız. Böylece eğitimde fırsat eşitliğinin artırılması konusunda somut bir adım daha atmış olacağız.”

“Okul terklerinin azaltılması tavsiye kararı çalışmaları sürüyor”

Bakan Özer, Şura’da alınan “tüm eğitim kademelerinde öğrencilerin devamsızlık ve okul terklerine ilişkin ayrıştırılmış verilere dayalı, kapsamlı bir izleme çalışması yapılmalıdır.” tavsiye kararına yönelik de son 6 aydır çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini ifade ederek, bu çerçevede uygulamaya aldıkları “erken uyarı sistemi” ile çocukların okul terklerini azaltmayı hedeflediklerine dikkati çekti.

Şura kararlarının takipçisi olmaya devam edeceklerine vurgu yapan Özer, “Dezavantajlı koşullarda bulunan çocukların eğitim sistemine katılımının sağlanması için yerel düzeyde kamu, kurum ve kuruluşlar ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasında etkili işbirliklerin oluşturulacağı bir takip ve destek sistemi geliştirilmesi”, “özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerin meslek edinimine ilişkin teorik ve uygulamalı eğitimler zenginleştirilmesi”, “mesleki eğitim kurumlarının ulusal ve uluslararası rekabet gücünü desteklemek için mesleki eğitim alanındaki ulusal ve uluslararası faaliyetlere katılımları teşvik edilmesi”, “erişilebilirliği sağlamak amacıyla eğitim kurumları evrensel tasarım ilkelerine uygun hale getirilmesi”, “mesleki eğitimde 1000 okul, temel eğitimde 10000 okul projesiyle okul ortamlarının iyileştirilmesi” gibi 13 tavsiye kararına ilişkin de çeşitli adımlar atıldığını anlattı.