Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğine katıldı. Programda Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca da yer aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, hekimlerin ve tüm sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramı’nı şahsı, milleti adına kutladı.
Salgın döneminde sağlık sisteminin ayakta tutulması için gece gündüz gayret gösteren hekimler ile sağlık çalışanlarının tamamına şükranlarını sunan Erdoğan, aynı şekilde yerli aşı TURKOVAC’ın geliştirilmesi başta olmak üzere ülkeyi uluslararası alanda öne çıkartan pek çok başarıya imza atan hekimleri, araştırmacıları tebrik etti.
“Ulvi bir mesleğin mensuplarısınız”
“Sizler herhangi bir uğraşın değil insanoğlunun sahip olduğu ve olabileceği bilginin en üst derecesi içinde görülen ulvi bir mesleğin mensuplarısınız” diyen Erdoğan, “Herhangi bir meslekte hata genellikle maddi kayıp anlamına gelirken ve hekimlikteki hatanın bedeli doğrudan insan hayatı olabilmektedir. Bu da hekimlik mesleğinin eğitiminden icrasını her aşamasında bilginin, becerinin, ahlakın ve insan merkezli bakışın en üst seviyede tutulmasını mecburi kılmaktadır” dedi.
Türkiye’nin 19 şehir hastanesiyle dünyayla rekabet eder durumda olduğunu, bu sayının 19’da kalmayacağını belirten Erdoğan, “Derdimiz şu, istiyoruz ki adeta dünya, hastalarını ülkemize göndersin, gelsinler burada inşallah şifa bulsunlar” diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye’nin potansiyeli ve imkanlarının ihtiyacı olan hekim gücünü yetiştirmeye yettiği gibi cazibesi giderek artan küresel bir sağlık merkezi olma yolunda ilerlediğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Salgın döneminde gelişmiş ülkelerin sağlık hizmetleri konusunda ne kadar köhne, ne kadar yetersiz, ne kadar kırılgan bir altyapıya sahip olduklarını hep birlikte gördük. Biz ise aynı dönemde hastanelerimizle hekimlerimizle diğer sağlık personelimizle araç gerecimizle insanlarımıza en iyi hizmeti verebilecek seviyede olduğumuzu ispatladık.”
Erdoğan, Türkiye’de sağlık hizmetlerinin altyapısı ve insan kaynağıyla en önemli iftihar alanlarından bir olduğunu söyledi.
“Rücu ancak kasıt durumunda yapılabilecek”
Erdoğan, bugüne kadar gösterilen çabalara rağmen halen çözüme kavuşturulamamış hususlarda hekimlerin beklentilerini bildiklerini belirterek, bir süredir beklentileri mümkün olan en üst düzeyde karşılayacak bir paketin hazırlıklarını yürüttüklerini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu paketin ana hatlarına ilişkin şu bilgileri verdi:
“İlk müjdemiz, Sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu, CMK kapsamında kataloğa dahil ediliyor.
İkinci müjde olarak sağlık çalışanlarıyla ilgili bir Mesleki Sorumluluk Kurulu oluşturuyoruz. Tüm sağlık mensuplarının, mesleklerinin icrası kapsamında yaptıkları, muayene, teşhis, tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle ceza soruşturması açılabilmesi bu kurulun iznine bağlı olacaktır. Kamu kurum ve kuruluşları ile devlet üniversitelerinde görev yapan sağlık personeline bu kapsamdaki uygulamaları nedeniyle idare tarafından ödenen tazminatın rücu ettirilip ettirilemeyeceğine de bu kurul karar verecek. Rücu da ancak kasıt durumunda yapılabilecek.”
“Aylıkların tek bir bordroyla ödenmesi temin edilecek”
Sağlık çalışanlarının maaş ödeme sistemlerinde ve mali haklarında önemli iyileştirmeler sağladıklarını belirten Erdoğan, “Öncelikle sağlık personelinin sabit ek ödemeleri, merkezi yönetim bütçesine alınarak, aylıklarının tek bir bordroyla ödenmesi temin edilecektir. Bu uygulama, üniversite hastaneleri için de hayata geçirilecektir.”
“Ücretlerde yapılan iyileştirme emekliliğe de yansıyacak”
Sağlık çalışanlarının ücretlerinde yapılan iyileştirmenin emekliliklerine de yansıyacağını bildiren Erdoğan, “Hekimlerimizin bordroya tabi ücretleri emekli olduktan sonraki maaş kayıplarını da telafi edecek şekilde düzenlenecektir. Hemşireler başta olmak üzere lisans mezunu sağlık çalışanlarının 3600 ek gösterge kapsamına alınacağını da tekrar hatırlatmak istiyorum” dedi.
“Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır”
Etkinlikte yaptığı konuşmada, 19 şehir hastanesinin adeta 19 sağlık üssü olarak çalıştığını söyleyen Bakan Fahrettin Koca, şu bilgileri verdi:
“951’i hastane olmak üzere bakanlığımıza bağlı sağlık kurumu sayısı 27 binden fazla. 84 milyona hizmet sunan toplam sağlık profesyoneli sayımız bir milyon 300 bine yaklaştı. Bu sayılar, inanılması zor bir artış hızıyla bu seviyelere gelmiştir. Bugün 183 binden fazla tıp doktorumuz var. 131 tıp fakültemizde, 110 bin hekim adayı var. Bunlar, sağlığa verilen önemin eseridir. Bu yeni Türkiye’dir, sağlıkta eski Türkiye’ye dönüş yolu ise kapanmıştır.”
14 Mart’ın hikayesinin, başka ülkelerin tıp bayramlarından çok farklı olduğunu dile getiren Koca, başka ülkelerin tıp bayramlarının, fertleri veya tıbbi bir gelişmeyi esas aldığını, Türkiye’nin tıp bayramının milli bir hüviyet taşıdığını söyledi.
Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır. Çünkü o heyecan, vatanın bayram yeri olması içindi. Çünkü tıp bayramlarının ilki kabul ettiğimiz gün, işgalcilerin önüne bayrağımızın gerildiği gündü. O nesillerin hekimleri salgınlarla da savaştı, aşı da üretti.”
Sağlık Bakanı Koca, 14 Mart 1919 ruhunun bugün dipdiri olduğunu vurgulayarak, 14 Mart Tıp Bayramı’nı o ruhla, yürekten kutladığını dile getirdi.
14 Mart Ödülleri
Programın sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 14 Mart Tıp Bayramı Ödülleri verildi.
Yerli Kovid-19 aşısı TURKOVAC’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli 14 Mart Bilim Büyük Ödülü’ne, İstanbul Fatih İlçe Sağlık Müdürü Dr. Melek Nur Aslan da 14 Mart Üstün Hizmet Ödülü’ne layık görüldü.
14 Mart Yılın Başhekimi Ödülü’nü Ankara Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Aziz Ahmet Surel, 14 Mart Yılın Hekimi Ödülü’nü de Ankara Şehir Hastanesi Genel Hastane Başhekimi Doç. Dr. İhsan Ateş aldı.
Ayrıca Kovid-19 salgınıyla fedakarca mücadele eden sağlık çalışanlarını temsilen Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen sağlıkçılara hediye takdim edildi.